KARDELEN

Hükmü var güneşi örten yüzlerin
Yapışır soğukluk bir nasır gibi.
Muradın alnımdan öpmekse senin
Güneşi koynunda sakla sır gibi

Yıldız için açıp kokma kardelen;
Kan rengi gölgeni yakma kardelen...

Geceler ayazlanır yaprak oynamaz
Senin dallarına kızıllık düşer
Buzun terlediğine kimse inanmaz
Bilmezler içinde bir garip pişer

Baharı yazlara ekle kardelen;
Beni zemheride bekle kardelen...

Bağların üstünden çığ gibi geçtim
Gördüm bahçıvanın hissizliğini
Bülbülün dilini doğradım biçtim
Seyrettim güllerin sessizliğini

Sen olsan feryadım dinmez kardelen;
Bunu yaşamayan bilmez kardelen...

Kıskanır kökünü bir gün sökerler
Muhabbetten öte bir hasret kalır
Güneşin üstüne toprak dökerler
Kan süzer kainat ruhlar ıslanır

Yüreğim dalında kaldı kardelen;
İçimi bir korku aldı kardelen...

Ben Anadoluyum sen toprak yüzlüm
Erenler kokuna aşina senin
Birgün ayırmaya gelirse ölüm
Bağlarım kendimi naaşına senin

Ayrılıktır ölüm asıl kardelen;
Ben nasıl yaşarım nasıl kardelen?.. 







 hercainin hikayesi
çok uzun yillar önce iki kir çiçegi birbirlerine aşik olurlar, her bahar diğer çiçekler gibi onlarda
açip güneşe merhaba derler. fakat bir bahar başlangici bu çiçeklerden biri diğerine;
" biz diğer çiçekler gibi bu bahar açmayalim kişin ortasinda herkesin soğuktan kaçtiği karli
günlerde açalim ki bütün doğa bize ait olsun" der. ve ikiside o bahar açmamaya karar verirler.

biri acmak için kişin gelmesini ve karin yağmasini beklerken, diğeri o yaz açar. o gün bugündür
karda açan ve sevgilisini bekleyen çiçeğe kardelen, sevgilisini yari yolda
birakan çiçeğede hercai
denilir.

işte bu yüzden hayirsiz sevgiliye hercai diye hitap edilir......




Boynunu bükme sen Kardelen,
Aldırma rüzgar deli essin
Bırak düşsün iki yaprağın yere,
Sen içini ferah tut,
O gelin başını yere eğme
Eksiltme o çelikten iradeni,
Onca kara kafa tutan
O incecik belini eğme




 

Sen haykırmadın mı dünyaya
Nasıl ayakta durulacağını,
Sen öğretmedin mi bize gururu,
Sen göstermedin mi bize azmi,
Varsın çalışsınlar seni ezmeye,
Sen başını dik tut,
Bir papatya gibi gülümse hep
Üstüne birikmiş kara,
Ağaçları deviren rüzgara inat,
Sen hep yüreğini beyaz tut Kardelen,
Boynunu bükme sen Kardelen