Aşk kokuyor gözlerinde
Kıskanacak yıldızlar
Sevdanın busesi düşüyorken düşlerine...
Ve bir sabah çıkışında
Sevginin geçmişini anlattım gülüşüne...
Bırakalım özgür kalsın ayrılık
Canım ağlamasın gidişine...
Aşk kokuyor gözlerinde
İhaneti sergilemez bu bakışlar...
Boşuna mı geceleri yakışlar?
Ve saatim her hüznü vuruşunda...
Denizin kalbine dokunuşlar
Adın kadar gerçek
Adım kadar yalan yanılışlar
Aşk kokuyor gözlerinde
Yıldızına uzanır kolum alevlerin içinde
Gökler ağlıyor delice
Bu ağıtta kime?
Deniz mavisi kadar berrak
Ateş mavisi kadar kıskanç bakışların...
Diller hayran sevişine.
Mavi sönüyor ateşine
Aşk kokuyor gözlerinde...
Acıyı bıçak yapıp sapladın yüreğime...
Ezeli yoktu sevdanın
Kokusu sinmiş ellerime...
Izdırabı tutuşturdu dudakların
Sözlerin çığlık attı sözlerime...
İnan ağlayamam gidişine
Hesabım;
Gözlerinin kokusunu çalan güllerle

Gece yarısına yaklaşıyor zaman
Bu vakitlerde gitmiştin en tavırsız halinle
Umursamaz zamanların vardı
Sırtında ne eksik bir düş ne fazla bir gülüş vardı
Geldiği gibi gitmiyordu aşk
Masada yarım kalmış bir hayat ucu yırtılmış birkaç anı var.
Zamanı geliyor yaklaşıyoruz geceye
Gece yarıları yaklaşıyor bize..
Dizilir peşi sıra eksik kalmış söz kırımı heceler..
Kelimeler eksik
Kelimeler yetersiz
Kelimeler seni yitirmiş.
Vakit geçiyor gece yaklaşıyordu bize..
Aklından geçen ne varsa ayrılığı besteliyordu
Sözlerinde fikrin satırlarında suretin
Senden geçiyordu
Senden geliyordu ayrılık..
Sendeliyordun!
Dudağından akan mavi cümlelerin yok oluyordu
Bilmediğin yolculuğun seyrine akıp gidiyordun
Sözlerine karanlık bürümüş cümleler kurup aynı karanlıkta yol alıyordun.
Tenine sis değmemiş bir gökyüzü arıyorsun
Yönün yanlış!
Yolun yanlış!
Sen yalnızsın/ben yalın
Benim artık tek kalabalığım gece yarılarında bana yaklaşan yıldızlarım.
Düşte bile ayrı kalsan
Hiçbir ayrılıkta hoş/ça kalamıyor insan!
